www.haberyorumgazetesi.com
www.haberyorumgazetesi.com

VERDİĞİ PUANLAR MEŞRU DEĞİL, ÇÜNKÜ...”

 VERDİĞİ PUANLAR MEŞRU DEĞİL, ÇÜNKÜ...”

Türk Eğitim-Sen Bursa 2 Nolu Şube Başkanı Selçuk Türkoğlu, MEB yönetici değerlendirmesinde puan veren İnegöl İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Ali Doğru'nun şube müdürlüğünün, Bursa 2. İdare Mahkemesi kararı ile düştüğünü ve vermiş olduğu puanların meş

 

Türk Eğitim-Sen Bursa 2 Nolu Şube Başkanı Selçuk Türkoğlu, geçtiğimiz Cuma akşamı Türk Eğitim-Sen İnegöl İlçe Temsilciliği’ne bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret esnasında açıklamalarda bulunan Türkoğlu, MEB’in değerlendirme programında değerlendirmede bulunan Ali Doğru’nun 3 ay önce Bursa 2. İdare Mahkemesi’nin kararı ile şube müdürlüğünün düştüğünü ve vermiş olduğu puanların teknik olarak meşru olmadığını ifade etti.

 

HUKUKSUZLUKLAR SİLSİLESİ

Türk- Eğitim Sen İnegöl İlçe Temsilcisi Şenol Şahin ve sendika üyesi öğretmenler ile bir araya gelen Selçuk Türkoğlu, “Bugün 12 Eylül darbesinin 34. yıldönümü. Darbenin yıl dönümünde Türk Milli Eğitimine yapılmış darbe ile 12 Eylül darbesi çakışmış bir durumdadır. Bugün aslında topyekûn Türk Milli Eğitiminde özelde Bursa Milli Eğitiminde yaşamış olduğumuz bu darbe sürecinin sıkıntıları, darbe sürecinin yaşatmış olduğu mağduriyetler ve darbe sürecinin sonucunda oluşmuş bir hukuksuzlukla topyekûn mücadele ile bir aradayız. Biz bu ülkede darbe olsun istemiyoruz. Biz darbelere, darbe olduğu dönemde karşı çıkmış bir gelenekten geliyoruz. Hatırlanacağı üzere 28 Şubat süresince, post modern darbe dediğimiz süreçte Türkiye Kamu-Sen kesintisiz eğitim değil, kesintisiz demokrasi istemiştir. Bugünde aslında yaşadığımız süreç, bir darbe sürecinin içerisinde yaşanabilecek süreç ve hukuksuzluklar silsilesidir. 28 Şubat sürecinde insanlar fikirlerinden, hayat felsefelerinden, hayat görüşlerinden dolayı sınıflandırılmış ve bu sınıflandırma neticesinde insanların kazanımları, hakları, hukukları ellerinden alınmıştır. Bugün yaşadığımız süreçte kamunun bütün alanında bir parti devletine doğru giden ülkemizde isteniyor ki 657 güvencesi kalksın, devlet memuru güvencesi kalksın. Kamunun bütün birimleri parti teşkilatlarımız gibi olsun isteniyor. Görev yapan kamu çalışanları hukuk, mevzuat ve vicdan yerine gönderilen hamili kartların vermiş olduğu emirler nispetinde iş yapılması isteniyor. Bursa’da 4 yılını tamamlayan 482 okul müdürü arkadaşımızın 286 tanesi hiçbir objektif kritere dayanmayan, tamamen keyfi, tamamen siyasi ve tamamen ideolojik bir değerlendirmeyle kıyıma uğratılmış, tabiri caizse okul müdürlerinin kelleleri kopartılmıştır. Öyle müdürler var ki, bulunduğu bölgede okulu marka yapmış, takdir üstüne takdir kazanmış, çocukları başarıdan başarıya koşmuş, devlet büyüklerinin örnek okul diye getirdiği okulların idarecileri görevden alınmış. 25-30 yıllık deneyimler daha yüzlerini görmedikleri, tanışıp elini sıkmadıkları tetikçi idareciler tarafından kıyıma uğratıldı. Bunun adı darbedir. 12 Eylül darbe zamanında görevden alınmayan müdür sayısından kat kat fazla şimdi okul müdürü görevden alınarak, darbe yapılmıştır. Süreç öyle hızla ilerliyor ki, şimdi Müdür Yardımcılarına başlandı. Keyfi teklifler, değişen idarecilerin yerine gelen idarecilerle topyekûn bir yok etme süreciyle karşı karşıyayız” dedi.

 

“20 YILLIK EŞLERİNİ DAHİ BÖYLE DEĞERLENDİRMEYE TABİ TUTMAZLAR”

“Tabi bu ülkede biraz hukuk varsa, hukuki zeminde bütün haklarımızı arıyoruz” diyerek sözlerine devam eden Türkoğlu, “Aynı zamanda kamuoyu oluşturmak ve mağduriyetimizi anlatmak noktasında sivil toplum teşkilatı olarak meşru yapılması gereken her türlü eylemi, etkinliği, açıklamayı, yürüyüşü ve basın toplantısını yapma noktasında biz geri durmayacağız. Bir insanın parasını çalmak, bir insanın mahremine tecavüz etmek ne kadar bir hak gaspı ise, kazanılmış hakları elinden almak da bir hak gaspıdır. Deniliyor ki, iradeciler bir puanlama tabi tutuldu ve gerekli puanı alamayanların idarecilik görevleri üzerinden alındı. Açık ve net söylüyorum, bu değerlendirme kriterleri ile bu değerlendirmeyi yapan kişiler 15-20 yıllık eşlerini dahi böyle bir değerlendirmeye tabi tutamazlar. Zulme rıza zulümdür, küfre rıza küfürdür. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. İnsanların bileklerinin hakkıyla kazanmış oldukları hakların elinden alınması bir hak tecavüzüdür. Daha sokakta görsen tanıyamayacağın, adını bilmediğin, okuluna hiç gitmediğin ve dosyasının kapağını hiç kaldırmadığın insanları gelen emirlerle, gelen listelerle, gelen siyasi iradenin baskısıyla onların ekmeğiyle oynamak en büyük darbe ve gasptır” şeklinde konuştu.

 

ALİ DOĞRU’NUN PUAN VERME YETKİSİ YOK

Genel Merkezlerinin 24 Eylül tarihiyle birlikte almış olduğu genel grev kararı olduğunu aktaran Türkoğlu, “Diğer sendikalarla birlikte, yandaş sendika hariç. Hakkından fazlasını isteyen namerttir. Hakkının gasp edilmesine göz yummakta her halde aynı olsa gerek. İnegöl’de 46 okul müdüründen 26 tanesinin bir şekilde 75 altı puan verilerek, idarecilik görevlerinin üzerinden alınmasını bir kıyım, kelle koparma ve hak gaspı olarak görüyorum. Zaten sorumlular İlçe Müdürü ile Şube Müdürleri hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. İnegöl’de puan vericilerden olan Şube Müdürü Ali Doğru, puan verme yetkisini kaybetmiştir. Bundan 3 ay kadar önce Bursa 2. İdare Mahkemesi’nin kararı ile Şube Müdürü Ali Doğru’nun şube müdürlüğü düşmüştür. Milli Eğitim Bakanlığı mahkeme kararını uygulamamıştır. Doğal olarak Ali Doğru’nun vermiş olduğu puanlar zaten teknik olarak meşru değildir. Çünkü puan verme yetkisi yoktur. Ortada bir karar var ve bu kararı uygulamak lazım. Eğer burası hukuk devletiyse. Bursa’da okul müdürleri ile müdür yardımcılarının kelle koparma operasyonunun 3 tane faali var. İlki siyasi irade, bu işin içerisinde… İkincisi yandaş sendikalar. Üçüncüsü ise Bursa Valisi Sayın Karaloğlu’dur. Neden? Çünkü burada devleti temsil eden ve kamunun en başındaki isim odur. Bütün devlet memurlarından sorumludur. Gerek Vali, gerekse İl Milli Eğitim Müdürü Veli Sarıkaya siyasi iradenin ve yandaş sendikanın iradesine kendilerini teslim etmişlerdir. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız” diye konuştu.

 

BU HEDEF 2114’TE BİLE GERÇEKLEŞMEZ

Türk Milli Eğitiminin en karışık eğitim öğretim yılının başlangıcını yapacaklarını belirten Türkoğlu, “Neden? Okulda müdürünüz yok. Pek çok okul müdürsüz kurul yaptı. Müdür yardımcılarının durumu belli değil. Okul dönüşümleri oturmadı. Veliler ile öğrenciler perişan. TEOG’dan dolayı okulu halen belli olmayan öğrenciler var. Bursa İl Müdürü Veli Sarıkaya basına yaptığı açıklamada, ‘Hedefimiz tekli eğitim, 24 kişilik sınıf’ dedi. Eğer böyle bir hedefiniz varsa, bu hedef muhtemelen 2114 yılında bile bu haliyle gerçekleşmez. 7 bin tane derslik açığı, 4 bin 500 tane öğretmen açığı, okul sayısının yarısı kadar hizmetli mevcudu, okullarda para yok. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu kaosu Türk Milli Eğitimi kaldıramaz. Bursa özelde de İnegöl bonzai ile anılır hale geldi. Güzel giden hiç bir şey yok. Türk milli eğitimi adına güzel giden hiçbir şey yok. Türk milli eğitimini omzunda taşıyan insanlar ağırlıkla okul Müdürleri ve Müdür yardımcılarımızdır. Usul şudur, bir mühür, bir müdür. Bu müdür o mühürle o okulun müteahhidi, halkla ilişkilercisi, her şeyidir, çünkü her şeyi çözmek zorundadır. Yazıların altına not düşerler, çevre imkânlarla halledilmesi. Yıllarca bu müdürler bu işlere katlanacak, neticesi sokakta görse tanımayacağı insan tarafından değerlendirilip, bütün kazanımları elinden alınacak. Buna isyan etmek gerekiyor, mücadele etmek gerekiyor. Türk Eğitim Sendikası hem bu manada hem mücadelenin adresi hem de bu mücadelede sonuna kadar yerine getirecektir.”dedi.



  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,50% 0,29
  • EURO

    34,79% 0,33
  • GRAM ALTIN

    2443,62% 0,22
  • Ç. ALTIN

    3980,20% 0,00